HEY DÜNYA
Dünya acayip, gizemli bir yer. Herkes ayrı ayrı rütbelerin, sınıfların içine hapsolmak için senelerce çalışıyorlar. Bu durumu eleştirenlerde onlarına yerine geçmek istiyor. Bir süre sonra bu olay da kendi için de bir döngüyü doğuruyor ve sonu gelmiyor. Kaybedenler kazananlarının yerine geçemediği için onları kötülüyorlar belki de... Yaşıyoruz yaşıyoruz, ölüyoruz ve yok oluyoruz ya da sonsuz hayata yelken alıyoruz. Öleceksek niye yaşıyor ya da dünya hayatına neden fayda sağlamaya çalışıyoruz? Bu sorunun yanıtı insanda var olan ego duygusu yüzünden olabilir mi? Günümüzdeki dünyadan kendimizi sıyırırsek nerede yaşamış olacağız? Çünkü dünya hayatındaki işler, hiyerarşiler, takvimler, yemekler vb. her şeyi insanlar oluşturmuş durumda. Bunları reddetme hakkımız var mı, kendi evrenimizi kurabilir miyiz?
![]() |
Hiyerarşi piramitlerinden biri. |
Hiyerarşi nedir diye sorsalar ne derdiniz? Ben DÜNYA derdim. Çünkü biraz sorguladığınız zaman dünya kavramını oluşturanlar hiyerarşi oluşturmuş durumda ve en tepede olanlar da onlar. Herkes benzer fiziksel özellikler ile insan formatında dünyaya geliyor ve herkes farklı sıfatlar, rütbeler alıyor ve bu rütbeler insanları değiştiriyor. Herkes adaleti, doğruyu, hoşgörüyü, adaleti savunuyor ama o kavramları gerçekleştirmiyor. Bu davranışları gerçekleştirenler, doğruyu savunanlar, doğruyu savunuyor gibi gözüküp yanlışı gerçekleştirenler tarafından dünyada dışlanıyorlar ve soyutlanıyorlar. Bu konu hakkında yazdığım bir şiiri paylaşmak istiyorum;
OLMAZ
İnsanları sevmeyenden Hümanist,
Doğruyu savunmayandan Dürüst,
Paylaşmayı bilmeyenden Sosyalist,
Tanrı'ya inanmayandan Teist,
Kadınları yok sayandan Feminist,
Parası olmayandan Kapitalist,
Hayatını yaşamayandan İnsan, OLMAZ...
Aslında yazmış olduğum şiirdeki kavramların anlamları herkes biliyor ancak kimse uygulayamıyor ya da uygulamak istemiyor. Herkes kendini belirli kavramlara sıkıştırmaktan hoşlanıyor ama icraata gelince öyle olmuyor. Örneğin birçok kişiye sorsak farklılıklara saygılı olduğunu söyler ancak kişi kendinden farklı düşünüyorsa onu aşağılamaya ve hakaret etmeye başladığının farkından olmuyor ve savunduğu kavramın zıttında yer alıyor, doğru savunduğu kavram olduğu için...
![]() |
İdeolojiler, fikir akımları. |
İnsana dinler, duygular, kavramlar dahası her toplum tarafından ekleniyor ve kendini onlar ile tamamlayabileceğinden bahsediliyor. Bu durumda herkes mavinin farklı tonları olabiliyor ya da mavinin bir tonu oluyor. !!UNUTMAYALIM!! ''Güneş herkes için aynı doğar ama herkesin sabahı bir değil farklıdır. Kiminin ki mutlu, kiminin ki üzgün, kiminin ki karamsar.'
Yorumlar
Yorum Gönder