Ana içeriğe atla

İnsanlar Doğuştan İyi Midir ?

İNSANLAR DOĞUŞTAN İYİ MİDİR?

          Her insan farklı göz rengine,saç rengine,boya sahiptir. Ama hepsinin de ortak özelliği olarak saf, temiz kalpli olma huyu vardır. Yeni doğmuş bir bebeğin kalbi neden kötü olsun ki? İnsanlar iyilikten doğmuştur ve ondan sonra çevresindeki kişilere öykünerek büyür. Bu durumda çevresindeki kişiler iyi olursa iyi, kötü olursa kötü olur. Bu demek değildir ki kötü olursa iyi olamaz. İnsan aklını kullanırsa yapamayacağı hiçbir şey yoktur. Sokrates’in de dediği gibi 'Düşüncesiz bir yaşam, bir insana yakışmaz'. Her insanın doğuştan gelen o güzel,temiz kalbi vardır. Temiz bir yüreği kirletisek o insan kötü insan olur. Bu durumda çevremizdeki kişilerin hayatımızdaki etkileri ömrümüz boyunca sürer. Bu nedenle her yeni doğan çocuğu bir tuvale benzetebiliriz.Doğru renkler resmi güzelleştirecektir.Doğru olan durumları bizden yaşça küçük kişilere anlatırsak daha güzel bir Dünya'da yaşamış oluruz. Çevremiz bizi bazen yanlışa sürekler. Bundan dolayı düşünürek,sorguluyarak doğru olana,iyiliğe gitmeliyiz.Kötü olan durumlardan uzak durmalyız. Düşünen insan her doğruya ulaşan ve iyiliği bulan kişidir.Bu durumda "İNSANLAR DOĞUŞTAN İYİDİR."UNUTMAYALIM’’-Düşünürsek,aklımızı kullanırsak doğruyu yanlıştan ayırt ederiz.-

 

                                             

                                                               

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Yirmi

-20          20. Bir çocuk bile ilk zamanlar ona kadar saymayı öğrenir, yirmiye kadar saymak zordur onun için. Bizler ise dünyada yaklaşık 20 yıldır ruhumuzla, bedenimizle varız. Ruh için fazla, insan hayatı için kısa sayılabilecek yıl sayısı kadar.           İnsan neden memnun olmaz? Küçükken büyümek, büyürken küçülmek ister. İnsan geri getiremeyeceği ya da durduramayacağını bildiği şeylere etki edemeyeceğini bildiği için memnuniyetsizleşir. Küçük iken büyüyünce her şeyin güzel olacağını, istediğimiz gibi yaşayacağımızı umarak büyüdük. Ama öyle değilmiş.           Bir olgunun belirsiz olması durumu bizi tedirgin eder. Sonucu iyi olsa bile. İnsan önünü, arkasını net bir biçimde görmek ister. Ancak yirmili yaşlar öyle değil. Hayatımızdaki hiçbir şey belli değil. İleride ne olacağımız belli değil. İnsanın bu yaşlarda varoluşsal sancılar çekmesi normal herhalde. Karşısına çok fazla seçenek çıkıyor: mesleği, ilgi ala...

Albert Camus / Yabancı Eleştiri Yazısı

ALBERT CAMUS / YABANCI ELEŞTİRİ YAZISI Yabancı Albert Camus (Fransızca aslından çeviren: Ayça Sezen). İstanbul: Can Sanat Yayınları, Mart 2021, 112 sayfa.           Albert Camus (Fransızca telaffuz: [albɛʁ kamy]; 7 Kasım 1913 - 4 Ocak 1960), Fransız yazar ve filozof olan Camus varoluşçuluk ile ilgilenmiştir ve absürdizm akımının öncülerinden biri olarak tanınır; fakat Camus kendini herhangi bir akımın filozofu olarak görmediğinden, kendini bir "varoluşçu" ya da "absürdist" olarak tanımlamaz. 1957'de Nobel Edebiyat Ödülü'nü kazanarak, Rudyard Kipling'den sonra bu ödülü kazanan en genç yazar olmuştur. Ödülü aldıktan 3 yıl sonra bir trafik kazasında ölmüştür. Yazar, deneme, roman, hikaye, oyun türünde birçok eserler vermiştir.           Ayça Sezen, İstanbul’da doğdu. Saint Benoit Fransız Lisesi’ni bitirdi. Lisans eğitimini İstanbul Üniversitesi Fransız Dili ve Edebiyatı Anabilim Dalı’nda tamamladı. Çeşitli yayınevlerinde çalıştı. Halen çevi...

Köpek Kalbi

 Köpek Kalbi   “Tiyatro Eleştiri Yazısı” Kapak Tasarımı: Genco Demirer.          Mihail Bulgakov’un 1925 yılında yazdığı ancak 1987 yılına kadar Rusçada yayımlanmayan Köpek Kalbi adlı kitabı Onur Demircan yönetmenliğinde (ilk oyun) 23 Ocak 2025'te Müze Gazhane'de  uyarlanarak seyircisiyle buluşmakta. Acayiptir ki 28 Ocak'ta ''Cadı Kazanı'' tiyatrosuna da gitmiştim. Oyuncular; Ali Gökmen Altuğ , Cander Çandarlı , İrem Arslan , Onur Şirin .           Şarik , bir sokak köpeğidir. Bir gün üzerine kaynar su dolu tencere dökülür, bir cerrah onu bulur ve evine götürür, iyileştirmeye çalışır. Daha sonra köpeğe bir insanın Türk eyerini ve erkek testislerini nakleder. Bu deneyin sonucunda Şarik insanlaşmaya başlar. Sovyetler Birliği'nde iş bile bulur, yavaş yavaş sosyalist bir vatandaşa dönüşür. Can Yayınları, Köpek Kalbi.           Tiyatro iki saat ve iki perdeden oluşmaktadır. Açıkçası benim ilk uzun t...