Ana içeriğe atla

Bilgi

BİLGİ NASIL OLUŞUR?

          Bilgi dediğimiz kavram bilimin araştırmaları sonucu ortaya çıkan nesnel yargılardır. 

Peki bilgi nasıl oluşur? Bilgi belirli basamaklarla oluşur.Görselde de belirttiğimiz gibi bilgi 6 basamaktan oluşur.


          Bilgi insana doğada olup bitenlerin nesnel sonuçlarını verir ve evrensel olmalarını sağlar.

          Bilimde bilgi her daim doğruluğu bularak elde edilir. Yani örneğin; 'Her kuğu beyaz mıdır?' problemini çözmek için 1000 kuğu üzerinde bir çalışma yapılır. Bu çalışma her kuğunun beyaz olduğu genellemesi yapılır. Peki bizler bilgiyi bulurken daha farklı bir bakış açısından bakarak bulmamız,ulaşmamız mümkün müdür?
          Yani bu seferde şöyle düşünelim. Yanlışı bulmaya çalışalım ve doğruya bu şekilde ulaşalım. Bu düşünceyi bir filozof ortaya atmıştır. Aslında anlatmaya çalıştığı şey yeni bir bilginin çıkması için devrim olması gerekir ve yeni bilgi çıkar. Peki devrim nedir? Devrim mevcut düzenin yıkılıp yeni bir düzen kurulmasına denir. O halde yeni bilgiye ulaşmak için belirlenmiş olan bilgilerin yıkılıp yeni bilginin bulunması gerekir. Yukarıda vermiş olduğum kuğu örneğini 'yanlışçılık' ile incelersek Avusturalya'da yaşayan bazı kuğuların siyah olduğu sonucuna varırız. Bunun sonucunda her kuğunun beyaz olmadığı bilgisine ulaşırız.Şimdi soracağımız soruda her istisnayı katarsak bilgiye ulaşamayız. Genel olarak bu fikri kullanarak yasaların bilgisine ulaşabiliriz.


          Yanlışçılık fikri ile bilgiye ulaşmak zordur. Bilimin bilgiye ulaşmada kullandığı yöntemle 'yanlışçılık' düşüncesinin kullandığı yöntem farklıdır. Bir teoriye bilgi denmesi için onun yanlışının bulunmaması gerekir. Bilimde bilgi daha geneldir. Fakat bu düşüncede bir genellik söz konusu değildir.
          Bilgi günlük hayatta her daim karşımıza çıkar ve kullanılır. Örneğin; makarna yaparken haşlanan suya tuz atarız, peteklerin yanına su koyarız çünkü odadaki kuruluğu alır su. Aslında fark etmeden bilimi kullanırız. Bilim günlük hayatta kendini göstermeden kullandırttırır.
          Bilgi her daim doğrudur olarak çıkar karşımıza. Fakat bazı kesin bilgiler bile seneler sonra yanlış çıkabiliyor. Bu nedenle her bilgiye kuşkuyla yaklaşarak onu kendi penceremizden ya da kendi bakış açımızdan süzmemiz gerekir. !!UNUTMAYALIM!! ''Doğru bilgi yoktur, araştırılmayan bilgi vardır.''

                                                                           
                                                                                           
   Instagram Hesabım:doktorefe.34       

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Yirmi

-20          20. Bir çocuk bile ilk zamanlar ona kadar saymayı öğrenir, yirmiye kadar saymak zordur onun için. Bizler ise dünyada yaklaşık 20 yıldır ruhumuzla, bedenimizle varız. Ruh için fazla, insan hayatı için kısa sayılabilecek yıl sayısı kadar.           İnsan neden memnun olmaz? Küçükken büyümek, büyürken küçülmek ister. İnsan geri getiremeyeceği ya da durduramayacağını bildiği şeylere etki edemeyeceğini bildiği için memnuniyetsizleşir. Küçük iken büyüyünce her şeyin güzel olacağını, istediğimiz gibi yaşayacağımızı umarak büyüdük. Ama öyle değilmiş.           Bir olgunun belirsiz olması durumu bizi tedirgin eder. Sonucu iyi olsa bile. İnsan önünü, arkasını net bir biçimde görmek ister. Ancak yirmili yaşlar öyle değil. Hayatımızdaki hiçbir şey belli değil. İleride ne olacağımız belli değil. İnsanın bu yaşlarda varoluşsal sancılar çekmesi normal herhalde. Karşısına çok fazla seçenek çıkıyor: mesleği, ilgi ala...

Albert Camus / Yabancı Eleştiri Yazısı

ALBERT CAMUS / YABANCI ELEŞTİRİ YAZISI Yabancı Albert Camus (Fransızca aslından çeviren: Ayça Sezen). İstanbul: Can Sanat Yayınları, Mart 2021, 112 sayfa.           Albert Camus (Fransızca telaffuz: [albɛʁ kamy]; 7 Kasım 1913 - 4 Ocak 1960), Fransız yazar ve filozof olan Camus varoluşçuluk ile ilgilenmiştir ve absürdizm akımının öncülerinden biri olarak tanınır; fakat Camus kendini herhangi bir akımın filozofu olarak görmediğinden, kendini bir "varoluşçu" ya da "absürdist" olarak tanımlamaz. 1957'de Nobel Edebiyat Ödülü'nü kazanarak, Rudyard Kipling'den sonra bu ödülü kazanan en genç yazar olmuştur. Ödülü aldıktan 3 yıl sonra bir trafik kazasında ölmüştür. Yazar, deneme, roman, hikaye, oyun türünde birçok eserler vermiştir.           Ayça Sezen, İstanbul’da doğdu. Saint Benoit Fransız Lisesi’ni bitirdi. Lisans eğitimini İstanbul Üniversitesi Fransız Dili ve Edebiyatı Anabilim Dalı’nda tamamladı. Çeşitli yayınevlerinde çalıştı. Halen çevi...

Köpek Kalbi

 Köpek Kalbi   “Tiyatro Eleştiri Yazısı” Kapak Tasarımı: Genco Demirer.          Mihail Bulgakov’un 1925 yılında yazdığı ancak 1987 yılına kadar Rusçada yayımlanmayan Köpek Kalbi adlı kitabı Onur Demircan yönetmenliğinde (ilk oyun) 23 Ocak 2025'te Müze Gazhane'de  uyarlanarak seyircisiyle buluşmakta. Acayiptir ki 28 Ocak'ta ''Cadı Kazanı'' tiyatrosuna da gitmiştim. Oyuncular; Ali Gökmen Altuğ , Cander Çandarlı , İrem Arslan , Onur Şirin .           Şarik , bir sokak köpeğidir. Bir gün üzerine kaynar su dolu tencere dökülür, bir cerrah onu bulur ve evine götürür, iyileştirmeye çalışır. Daha sonra köpeğe bir insanın Türk eyerini ve erkek testislerini nakleder. Bu deneyin sonucunda Şarik insanlaşmaya başlar. Sovyetler Birliği'nde iş bile bulur, yavaş yavaş sosyalist bir vatandaşa dönüşür. Can Yayınları, Köpek Kalbi.           Tiyatro iki saat ve iki perdeden oluşmaktadır. Açıkçası benim ilk uzun t...